Tasarımda Fikir Süreci | Tasarımda Kullanılan Altı Yaratıcı Yöntem
Tasarımda Fikir Süreci
Yaratıcı bir kişi üzerinde çalıştığı kavramı görselleştirmek ya da ona yeni bir biçim kazandırmak için algı ve sezgiye dayalı birikimini devreye sokar. Çizdiği, boyadığı ve kompozisyonunu hazırladığı sırada deneyimlerinin ona sunduğu sayısız veriden yola çıkarak, yeni ve alışılmadık bir çözüme ulaşmayı hedefler.
Yeni ve alışılmadık bir fikir bulma ve bunu geliştirme yönünde yapılan araştırmalar, tasarım sürecinin en kritik evresini oluşturur. Her tasarım probleminin içinde birçok olası çözüm vardır. Yaratıcı fikir bulma evresinde, problem için birçok çözüm üretilir ve bunların içinde en etkili olanı seçilmeye çalışılır. Bu aşamada birçok tasarımcı, belirli bir plan ya da yöntem uygulamadan, deneyimleri ve tasarıma ilişkin bilgileri doğrultusunda sezgi yolu ile bir çözüm bulmaya uğraşır. Bunun yanı sıra, yaratıcılık üzerine yazılmış birçok kitapta yaratıcı düşünce üretmenin belirli yöntemleri olduğundan söz edilmektedir.
Tasarımda En Yaygın Olarak Kullanılan Altı Yaratıcı Yöntem:
1. Dikey ve Kapsamlı Düşünme Yöntemi:
Dikey düşünme yöntemi açık ve mantıksal bir çizgi izler. Bu, insan beyninin normal çalışma sistemidir. Dikey düşünme, alışılmış olana etkili be mantıklı bir çözüm bulma yöntemidir.Kapsamlı düşünme yöntemi ise umulmayanı ve denenmemiş bir bakış açısını bulmayı hedefler. Çukur kazma örneği, dikey düşünme ile kapsamlı düşünme sarasındaki farkı çok daha iyi açıklar: Dikey düşünme yönteminde çukur tek bir noktaya açılmakta ve sürekli olarak derinleştirilmektedir. Kapsamlı düşünme yönteminde ise bu çukurlar birçok değişik noktaya açılır. Alışılmış ve basmakalıp çözümlerden sakınmanın bir yolu da, bu değişik çözümleri listelemektir. Dadacıların yaratıcılığa getirdiği rastlantısal yöntemlerden yeri geldiğinde tasarımcılar da yararlanmalıdır.
2. Beyin Fırtınası (Brainstorming) Yöntemi:
Tasarımcılar, yaratıcılığa ulaşmada en iyi yöntemin ne olduğu konusunda farklı görüşlere sahiptir. Bazılar “brainstorming” toplantılarının yaratıcı ortamın oluşmasında son derece etkili bir yöntem olduğunu savunmaktadırlar. Alex Osborn tarafından geliştirilen bu yöntemde; farklı düşüncelere sahip bir grup insan, yaratıcı düşünce üretmek ve problem çözmek üzere buraya gelirler. Aslında bir araya gelen, hayal güçleridir. Bu toplantılarda ortaya atılan fikir ve kavramın saçma ya da konu ilebağlantılı olup olmaması hiç önemli değildir. Akla gelen her şey, değerlendirilmek üzere ortaya konulur. Bu toplantılara katılanlar utanma duygusunu ya da aptal görünme korkusunu bir kenara bırakmak zorundadırlar. Her türlü tepki ve yorum, bir sınırlama ve kısıtlamaya tabi tutulmaksızın dile getirilir. Bir düşünce, diğerinin çıkışına ortam hazırlar. Rastlantıya dayalı bu bağlantıların üzerinde özellikle durulur. Grup üyeleri bu düşünce üretme süreci içinde bilinçaltından yararlanmaya çaba gösterirler.Bu yöntem tam anlamıyla anlaşılıp uygulandığında çok daha kapsamlıdır. Bütün üyeler toplantıya ön hazırlık yaparak gelir. Bu toplantılarda mümkün olduğunca çok fikir üretilir. Daha sonra ortaya atılan kavramların bir değerlendirmesi yapılır. Ne kadar zayıf ve etkisiz olursa olsun; bütün olasılıklar gözden geçirilir.
3. Kuluçka Yöntemi:
Tasarımcı, bir problemin çözümüne belirli bir zaman ayırdıktan sonra, dikkatini bir süre için başka bir konuya yöneltir. Bu aşamada bilinçaltı, problem üzerinde çalışmaya devam eder ve düşünceler bir anlamda kuluçkaya yatırılmış olur. Bu, bir konu üzerinde yoğunlaşmanın tek düzelikten ve kısır döngüden bir tür kurtulma çabasıdır. San Fransisco’lu tasarımcı Micheal Vanderbyl; bir konu üzerinde saatlerce çalışıp bulduğu çözümü yeterli görmediği durumalar da dikkatini hemen başka bir konuya yönelttiğini ve projeye tekrar döndüğünde daha büyük bir enerjiyle çalıştığını belirtmektedir.
4. Not Alma Yöntemi:
Birçok tasarımcı ve sanatçı tarafından en yaygın olarak kullanılan yaratıcı düşünme yöntemi; bir köşeye oturup not almaktır. Eskizler ve küçük karalamalarla birçok yaratıcı düşünce ya da buluş, kağıt üzerine çabucak aktarılabilir. Pelur ve eskiz kağıdı gibi yarı saydam kağıtlar üst üste konularak bir yaratıcı düşüncenin birçok çeşitlemesi yapılabilir. Farklı bir yazı karakteri ya da değişik bir renk şiçin gerekirse düzinelerde eksiz yapmaktan kaçınılmamalıdır. Böylelikle her bulunan çözüm, sürekli evrime uğrayarak gelişir ve zenginleşir.
İster eskiz kağıdı, ister bilgisayar ekranı olsun; bir tasarım probleminin çözümünde not alma problemi temelde değişmez. Birçok tasarımcı çözüm bulma sürecinde tasarım dergilerine ve yıllıklara bir göz atmak ister. Bu istek, yeni buluşlar için bir esinlenme amacı taşıyabilir. Ama esinlenme ile kopya etme arasında oldukça ince bir sınır bulunmaktadır. Tasarımcının kendi mesleğine ve seslendiği kitleye karşı sorumluluklarının bilincinde olması ve taklit ya da kopyaya yönelmekten çok, yeni olasılıkları araştırması beklenir. Tasarım derilerinin ve yıllıkların çok sık etkisinde kalan bir tasarımcı, “özgün olan” yerine “moda olan”ın çekiciliğine çabucak kapılabilir.
5. Sentez Yöntemi:
Sanat ve tasarım alanlarında birçok etkileyici buluş; birbirleriyle çelişen, hatta aykırı olan unsurların bir araya getirilmesiyle ortaya çıkmıştır. Pablo Picassso, PostEmpresyonist ressam Paul Cezanne’ın çalışmaları ile Afrika masklarının Kübizmi doğuşuna ortam hazırlayan esin kaynakları olduğunu belirtmiştir. Modern grafik tasarımcı öncülerden Piet Zwart da yaptığı tasarımlarda DeStijl’in yalın düzenlemelere dayalı mantıksal yapısıyla, Dada’nın rastlantıyı, canlılığı ve umulmadık olanı savunan anlayışından aynı düzeyde etkilendiğini söylemiştir. Bir tasarım probleminin çözümünde; problemle doğrudan ya da dolaylı olarak ilgili her tür kavramı bir kağıt üzerine listelemekte yaratıcı düşünceyi harekete geçirmenin bir yoludur. Daha sonra, listelenen kavramlar içinde kullanılacak olanlar seçilip, bunlardan birbirleriyle uyum sağlayanlar ya da birbirleriyle çelişenler arasında bağlantılar kurularak yaratıcı ve etkili bir düşünme süreci başlatılabilir.
6. Görsel İncelemeler:
Bakma, gözden geçirme, denetleme ve incelemede tasarımcıların en çok yararlandığı esinlenme yöntemleri arasındadır. Müze ve sanat galerileri, dayanıklı eşyalar satan dükkanlar ya da kütüphaneler beynin veri bankasını zenginleştirerek; yeni biçimlere ve renk düzenlerine kaynak oluşturabilirler.
GIPHY App Key not set. Please check settings
33 Comments